SAHİH-İ MÜSLİM

Bablar Konular Numaralar  

CENNET BAHSİ

<< 2853 >>

NUMARALI HADİS-İ ŞERİF:

 

46 - (2853) حدثنا عبيدالله بن معاذ العنبري. حدثنا أبي. حدثنا شعبة. حدثني معبد بن خالد؛ أنه سمع حارثة بن وهب؛

 أنه سمع النبي صلى الله عليه وسلم قال "ألا أخبركم بأهل الجنة؟" قالوا: بلى. قال صلى الله عليه وسلم "كل ضعيف متضعف. لم أقسم على الله لأبره". ثم قال "ألا أخبركم بأهل النار؟" قالوا بلى. قال "كل عتل جواظ مستكبر".

 

{46}

Bize Ubeydullah b. Muâz El-Anberî rivayet etti. (Dediki): Bize babam rivayet etti. (Dediki): Bize Şu'be rivayet etti. (Dediki): Bana Mabed b. Hâlid rivayet etti. O da Harise b. Vehb'den, o da Nebi (Sallallahu Aleyhİ ve Sellem)'den dinlemiş. Şöyle buyurmuşlar:

 

«Size cennetlikleri haber vereyim mi?» Ashab:

 

— Hay hay! demişler. (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Efendimiz:

 

«Her zaif görülen, zayıf kimsedir. Allah'a yemin etse, onu yemininde sadık çıkarır.»   demiş. Sonra :

 

«Size cehennemlikleri haber vereyim mi?» buyurmuş. Ashab: 

 

— Hay hay! demişler.

 

«Her katı düşman cimri, kibirlidir.» buyurmuşlar.

 

 

46-م - (2853) وحدثنا محمد بن المثنى. حدثنا محمد بن جعفر. حدثنا شعبة، بهذا الإسناد، بمثله. غير أنه قال "ألا أدلكم".

 

{m-46}

Bize Muhammed b. Müsennâ da rivayet etti. (Dediki): Bize Muhammed b. Ca'fer rivayet etti. (Dediki): Bize Şu'be bu isnadla bu hadîsin mislini rivayet etti. Yalnız o:

 

«Size göstereyim mi?» demiştir.

 

 

47 - (2853) وحدثنا محمد بن عبدالله بن نمير. حدثنا وكيع. حدثنا سفيان عن معبد بن خالد قال: سمعت حارثة بن وهب الخزاعي يقول:

 قال رسول الله صلى الله عليه وسلم "ألا أخبركم بأهل الجنة؟ كل ضعيف متضعف. لو أقسم على الله لأبره. ألا أخبركم بأهل النار؟ كل جواظ زنيم متكبر".

 

[ش (زنيم) الزنيم هو الدعي في النسب، الملصق بالقوم وليس منهم. شبه بزنمة الشاة].

 

{47}

Bize Muhammed b. Abdilîah b. Numeyr de rivayet etti. (Dediki): Bize Veki' rivayet etti. (Dediki): Bize Süfyan, Mabed b. Hâlid'den rivayet, etti. (Demişki): Ben Harise b. Vehb El-Huzâî'yi şunu söylerken işittim. Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

 

«Size cennetlikleri haber vereyim mi? Her zayıf görülen, zayıftır. Allah'a yemin etse, onu yemininde sadık çıkarır. Size cehennemlikleri haber vereyim mi? Her cimri, neseb İddiacısı kibirlidir.»  buyurdular.

 

 

İzah:

Bu hadîsi Buhârî «Kitâbu't-Tefsir», «Kitâbu'l-Edeb ve «Kitabu'n-Nüzûr»'da; Tirmizî «Kitâbu Sıfeti Cehennemide; Nesâî «Kitâbu't-Tefsir»'de; îbni Mâce «Kitabu'z-Zühd»'de muhtelif râvilerden tahric etmişlerdir.

 

Müteda'af: İnsanların zayıf görerek tahkir ettikleri kimsedir. Bu kelime müteda'ıf şeklinde de rivayet olunmuştur. Bu takdirde mânâsı mütevazı', kendini hiçe sayan demek olur. Kaadî iyâd: «Buradaki za'fdan murad; kalbîerin nezaket ve inceliği ve imana yatkınlığı da olabilir.»  diyor. Hadîsden murad: Ekseriyetle cennetliklerin bu gibi insanlardan olacağını beyandır.

 

«Allah'a yemin etse, onu yemininde sâdık çıkarır...» cümlesinden murad; bazılarına göre : Dua etse, duasını kabul buyurur, manasınadır.

 

Utl: Katı, bâtıl hususundaki düşmanlığı şiddetli kimse demektir. Cevvaz, elinden; bir şey çıkmayan pinti mânâsına gelir. Bazıları bu kelimenin çok etli ve yürürken böbürlenen mânâsına geldiğini, bir takımları kısa, şişman demek olduğunu söylemişlerdir.

 

Zenîm: Kendinin yalandan bir kavme mensub olduğunu iddia eden kimsedir.     

 

Cehennemlikler de ekseriyetle bu gibi kimselerden müteşekkil olacaklardır.